- Katılım
- Nis 14, 2019
- Mesajlar
- 1,678
- Tepkime puanı
- 90
- Puanları
- 0
Kenzü’l-arş isminde me’sûr (rivayet edilen) bir dua var mıdır?
‘Kenzü’l-arş’ ismiyle bazı kitaplarda yer alan dua, birçok ayet ve hadisten devşirilerek edebî bir metne dönüştürülmüş ve “Cebrail’in kanadına yazılı isminin hatırı için” gibi sahih kaynaklarda karşılığı ve yeri olmayan ifadelerle süslenmiştir. Bu duayı okuyan kimsenin, kıyamet gününde yüzünün ayın on dördü gibi parlayacağına; hasta ise iyileşeceğine; cinden ve şeytanın şerrinden, sancı ve hastalıklardan emin olacağına ve kayıp ise ailesine sağ salim kavuşacağına inanılmaktadır. Okunan bu dua metnini, arzu edilen söz konusu hususları temin eden özel bir dua olarak nitelemek doğru değildir. Zira sahih kaynaklarda böyle bir bilgi yer almamaktadır. Öte yandan genel olarak dua, arzu edilene ulaşmanın aracı ise de “Kim ömründe bir kere bu duayı okursa istediğini elde eder” şeklinde özelleştirilen bir dua metni ve böyle bir anlayış İslamî açıdan kabul edilebilir bir yaklaşım değildir. Bununla birlikte dua olarak okunmasında sakınca yoktur.
Kaynak: Diyanet Fetva Kurulu
‘Kenzü’l-arş’ ismiyle bazı kitaplarda yer alan dua, birçok ayet ve hadisten devşirilerek edebî bir metne dönüştürülmüş ve “Cebrail’in kanadına yazılı isminin hatırı için” gibi sahih kaynaklarda karşılığı ve yeri olmayan ifadelerle süslenmiştir. Bu duayı okuyan kimsenin, kıyamet gününde yüzünün ayın on dördü gibi parlayacağına; hasta ise iyileşeceğine; cinden ve şeytanın şerrinden, sancı ve hastalıklardan emin olacağına ve kayıp ise ailesine sağ salim kavuşacağına inanılmaktadır. Okunan bu dua metnini, arzu edilen söz konusu hususları temin eden özel bir dua olarak nitelemek doğru değildir. Zira sahih kaynaklarda böyle bir bilgi yer almamaktadır. Öte yandan genel olarak dua, arzu edilene ulaşmanın aracı ise de “Kim ömründe bir kere bu duayı okursa istediğini elde eder” şeklinde özelleştirilen bir dua metni ve böyle bir anlayış İslamî açıdan kabul edilebilir bir yaklaşım değildir. Bununla birlikte dua olarak okunmasında sakınca yoktur.
Kaynak: Diyanet Fetva Kurulu